Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, İstanbul’da 5 yıl önce kurulan Türk-Alman Gençlik Köprüsü kapsamında başkent Berlin’de düzenlenen bir etkinlikte gençlerin sorularını cevapladı.
Almanya’nın, öz eleştiri olarak son yıllarda Türkiye-Almanya ilişkilerinde nerede yanlış yaptığına ilişkin bir soruyu cevaplayan Maas, bu konudaki bir hususun darbe girişiminden sonra olduğunu belirterek, “Biz burada bu olayın zihinsel önemini küçümsediğimizi düşünüyorum” dedi.
Maas, şiddet içeren ve hayatını kaybedenlerin de olduğu bir darbe girişiminin, devleti tehdit eden, belirli duygusal tepkilerin ve hassasiyetlerin göz önünde bulundurulması gereken bir olay olduğunu söyledi.
Darbe girişiminin ardından Almanya’da hızlı bir şekilde gündeme geçildiğini dile getiren Maas, “Belki çok hızlı bir şekilde orada (Türkiye’de), yerinde olmak ve muhatap olarak hazır bulunmak mantıklı olurdu” ifadelerini kullandı.
‘TÜRKİYE NATO’DA MÜTTEFİK, AB İÇİN DE ÖNEMLİ PARTNER’
Almanya’da 3 milyondan fazla Türk kökenlinin yaşadığına işaret eden Maas, “Elbette her zaman Türkiye ile ilişkilerimizin iyi olması gerektiğine inanıyorum. İkili ilişkilerde Türkiye bizim için önemli bir partner. Türkiye NATO’da müttefiktir ve Avrupa Birliği (AB) için de önemli partnerdir” diye konuştu.
Türkiye ile Almanya arasında tüm zorluklara rağmen görüşme kanallarının kopmadığını belirten Maas, zorlukların iki ülke arasında sessizlik oluşmadan yüz yüze konuşulduğunu, bunun da ortaklığın bir kanıtı olduğunu kaydetti.
Maas, AB’ye katılım konusunda zor bir dönemde olunduğunu, AB’ye üye bazı ülkelerin devam eden görüşmelerin kesilmesi düşüncesini taşıdıklarını ifade ederek, “Biz bu görüşte değiliz” dedi.
Türkiye’ye geçmişte imtiyazlı ortaklık verilmesinin savunulduğunun hatırlatılması üzerine de Maas, “İmtiyazlı ortaklık bu hükümetin hedefi değil” dedi.
Gençlerin vize serbestisine ilişkin sorularını da cevaplayan Maas, bu konuda AB içinde bir çok ülkenin çekingen davrandığını belirterek, göç sorunundan dolayı bunun zor bir konu olduğunu ifade etti.
Maas, bunun sadece Türkiye ile ilgili değil, AB üyeliği yolunda olan diğer ülkelerle için de geçerli olduğunu kaydetti.